9786050655025
371675
https://www.marufkitap.com/hukum-ve-hikmetleriyle-ramazan-ve-oruc
Hüküm ve Hikmetleriyle Ramazan ve Oruç
155.00
Elinizdeki ‘'Hüküm ve Hikmetleriyle Ramazan ve Oruç'' kitabı, yayına hazırlamakta olduğumuz
‘'Sünnet İlmihali/Fıkhul Hadis'' çalışmamızın üçüncü cildinin bir bölümü, oruç ibadetiyle ilgili
kısmıdır. Kitabın bir kısmı da aynı çalışmanın ikinci cildinden namaz ibadetiyle ilgili
bölümlerden alınmıştır.
Hemen belirtelim ki; insanı takvaya ulaştıran, fecirden ğuruba, bir ay boyunca aç kalmak
değildir. İnsanı takvaya ulaştıran; orucun ahlakı, diğer bir ifadeyle imsak, yani tutmaktır. Allah
Resulü'nün (sav) ifadeleriyle söyleyecek olursak ‘'imanen/inanarak'' ve ‘'ihtisaben/ecrini
Allah'tan bekleyerek'' yemeyi, içmeyi ve şehveti terk etmektir. Ebu hureyre'nin (ra) rivayet
ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
‘'Kim inanarak ve sevabını yanlızca Allah'tan umarak Ramazan orucunu tutarsa geçmiş
günahları bağışlanır.'' (Buhari, 38; Müslim, 760)
Burada iman ve ihtisab kaydı önemlidir. Oruca sevk eden amil, imandır. Kişi onu Allah (cc) farz
kıldığı için ve O'na olan imanından dolayı tutmaktadır. İmanın gerektirdiği tek amel oruç
değildir. İman ettiğimiz Allah; aynı zamanda o oruçta ahlaklı olmayı, orucu bir zırh gibi
kuşanmayı, oruçla incelmeyi, oruçla diğerkam olmayı, oruçla nefsi tutmayı.. emretmiştir. İşte
toplum tarafından takdir görmek veya kınanmamak, alışkanlık veya sağlık nedeniyle oruç
tutanlar ile inandığı için oruç tutanlar arasındaki fark burada ortaya çıkmaktadır. Toplum için
oruç tutan birini ele alacak olursak onun için tek önemli olan fecir ile ğurub arasında aç
kalmaktır. Ötesi onu ilgilendirmemektedir.
Elinizdeki ‘'Hüküm ve Hikmetleriyle Ramazan ve Oruç'' kitabı, yayına hazırlamakta olduğumuz
‘'Sünnet İlmihali/Fıkhul Hadis'' çalışmamızın üçüncü cildinin bir bölümü, oruç ibadetiyle ilgili
kısmıdır. Kitabın bir kısmı da aynı çalışmanın ikinci cildinden namaz ibadetiyle ilgili
bölümlerden alınmıştır.
Hemen belirtelim ki; insanı takvaya ulaştıran, fecirden ğuruba, bir ay boyunca aç kalmak
değildir. İnsanı takvaya ulaştıran; orucun ahlakı, diğer bir ifadeyle imsak, yani tutmaktır. Allah
Resulü'nün (sav) ifadeleriyle söyleyecek olursak ‘'imanen/inanarak'' ve ‘'ihtisaben/ecrini
Allah'tan bekleyerek'' yemeyi, içmeyi ve şehveti terk etmektir. Ebu hureyre'nin (ra) rivayet
ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
‘'Kim inanarak ve sevabını yanlızca Allah'tan umarak Ramazan orucunu tutarsa geçmiş
günahları bağışlanır.'' (Buhari, 38; Müslim, 760)
Burada iman ve ihtisab kaydı önemlidir. Oruca sevk eden amil, imandır. Kişi onu Allah (cc) farz
kıldığı için ve O'na olan imanından dolayı tutmaktadır. İmanın gerektirdiği tek amel oruç
değildir. İman ettiğimiz Allah; aynı zamanda o oruçta ahlaklı olmayı, orucu bir zırh gibi
kuşanmayı, oruçla incelmeyi, oruçla diğerkam olmayı, oruçla nefsi tutmayı.. emretmiştir. İşte
toplum tarafından takdir görmek veya kınanmamak, alışkanlık veya sağlık nedeniyle oruç
tutanlar ile inandığı için oruç tutanlar arasındaki fark burada ortaya çıkmaktadır. Toplum için
oruç tutan birini ele alacak olursak onun için tek önemli olan fecir ile ğurub arasında aç
kalmaktır. Ötesi onu ilgilendirmemektedir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.